Türkiye’ye iadesi yalanlanan Levent Göktaş’ın avukatından açıklamalar

Prof. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı zanlısı Levent Göktaş’ın Türkiye’ye iadesi arzına Bulgar duruşması ret kararı verdi. Bu kararın üzerine ise Göktaş’ın avukatı açıklamalarda bulundu.

Kırmızı bülten ile aranan ve Bulgaristan’da tutulan Prof. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı zanlısı Levent Göktaş’ın Hasköy Duruşması’nde Türkiye’ye iade arzı ile alakalı yapılan mahkemeden ret kararı çıktı. Göktaş’ın, hapsedildiği Ergenekon kumpası zaman diliminde de avukatlığını yapan Hüseyin Ersöz, sosyal medya hesabı Twitter’dan açıklamalarda bulundu.

Hasköy Duruşması’nin Göktaş’ın hudut dışı edilmesini yalanlaması ile beraber Twitter hesabından açıklamalar asıllaştıran Avukat Ersöz, adaletli yargılanmaya dikkat çekti.

Sürecin nasıl sonuçlanacağını yaşayıp göreceğiz. Ama bu mevzuda biz hukukçuların tek bir dileği olabilir, o da Adaletli Suçlanma Hakkı ve Hukuk Devleti ilkelerine uygun, evrensel hukuku koruyan bir karar verilmesidir

“AYM ve AİHM Kararlarının uygulanmadığı bir ülkede Hukuk Güvenliği ve Adaletli Suçlanma Hakkı münakaşasına girilmemesi de söz mevzusu değildir” ifadelerini kullanan Ersöz, “Sürecin nasıl sonuçlanacağını yaşayıp göreceğiz. Ama bu mevzuda biz hukukçuların tek bir dileği olabilir, o da Adaletli Suçlanma Hakkı ve Hukuk Devleti ilkelerine uygun, evrensel hukuku koruyan bir karar verilmesidir” biçiminde konuştu.

Ersöz’nam geriye kalan açıklamaları ise şu biçimde:

Bulgaristan Duruşması’nin Mustafa Levent Göktaş’ın iade arzının reddine karar vermesine donakalanlar yada başka anlam yüklemeye çalışanlar var. Daha evvel politik bir davada 5 sene 3 ay tutuklu kalan ve hakkında Salıverilme Kararı verilen bir ad için “adaletli suçlanma” mevzusunun Bulgar Duruşmaları tarafından tartışılıp, iade sürecinde göz önüne alınmamasının beklenmesi hukuk öğrenmemezlik olur. AYM ve AİHM Kararlarının uygulanmadığı bir ülkede Hukuk Güvenliği ve Adaletli Suçlanma Hakkı münakaşasına girilmemesi de söz mevzusu değildir.

Hele ki İçişleri Bakanının, Bulgar mevkidaşı ile konuşup, “Duruşma süreci akabinde iade edilecektir” açıklaması sonrasında, bu gidişat Hukuk Devletlerinde garipsenir. Türkiye’de İfade Hürriyeti ihlali ve karşılara müteveccih Düşman Ceza Hukuku uygulamaları tartışılırken bunu hiçbir yargıç görmemezlikten gelemez. Öbür yandan iade süreci bitti de diyemeyiz. Bu Karara itiraz edecek olan Savcı, mevzuyu Filibe’de bulunan Duruşmanın önüne taşıyacaktır. Bu süreçte Göktaş’ın ev mapusunda yakalanması yada özgür kalması mümkün alternatifler arasında.

Sürecin nasıl sonuçlanacağını yaşayıp göreceğiz

Ama bu mevzuda biz hukukçuların tek bir dileği olabilir, o da Adaletli Suçlanma Hakkı ve Hukuk Devleti ilkelerine uygun, evrensel hukuku koruyan bir karar verilmesidir. Öbür yandan Osman Kavala ve Selçuk Kozağaçlı gibi bir hayli misal önümüzde dururken, Türkiye’de İnsan Hakları meseleyi yok demek, reellere gözümüzü kapatmak olacaktır. Hudutların kalktığı dünyada, bu reeli kimsenin öğrenmediğini düşünmek ise ancak budalalıktır.