TÜSİAD’dan 2023 için karamsar tablo! Maalesef dedi duyurdu…

Dış ticaret sarihi rekor seviyeye erişirken iktidarın ekonomi siyasetlerini tenkit eten TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, 2023 senesine ait kötümser bir tablo çizdi. Turan “Ne Yazık Ki 2023’te güçlü bir istihdam ve refah yaratan bir sihrime süreci beklemiyoruz” dedi.

Dış ticaret sarihi rekor seviyeye erişirken iktidarın ekonomi siyasetlerini tenkit eten TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, 2023 senesine ait kötümser bir tablo çizdi. Turan “Ne Yazık Ki 2023’te güçlü bir istihdam ve refah yaratan bir sihrime süreci beklemiyoruz” dedi.

Dolar/TL tarihi doruğuna yakın izlerken dış ticaret sarihi patladı. 2022 Ocak-Aralık yarıyılında dış ticaret sarihi yüzde 137 çoğalarak 46 milyar 211 milyon dolardan, 109 milyar 539 milyon dolara yükseldi, senelik bazda rekor kırdı. Ekonomideki son büyümeleri değerlendiren Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği TÜSİAD Başkanı Orhan Turan sansasyonel açıklamalarda bulundu.

Cumhuriyet’deri Şehriban Kıraç’ın suallerini cevaplayan Turan, dövizi ve yurtiçi maliyetlerini hakimiyet altında yakalamak emeliyle piyasalara yapılan müdahaleler ile getirilen tertip etmelerle birlikte maliyet yaradılışlarının ekonomik rasyonelden koptuğunu söyleyerek “Dövizi ve yurtiçi maliyetleri hakimiyet altında yakalamak emeliyle piyasalara yapılan müdahaleler ve getirilen tertip etmelerle birlikte maliyet yaradılışları ekonomik rasyonelden koptu. Piyasaların kendiliğinden balansa gelme özelliği artık çalışmaz oldu. Bu özel sektör açısından tehlike ve getiri hesaplamaları yapabilmeyi çok güçleştiriyor. Bilinmeyenlik yatırım kararlarının ertelenmesine, bu da imal, istihdam ve gelişmenin zayıflamasına yol açıyor. Ekonomide kararların sıhhatli şekilde alınabilmesi için nispi maliyetlerin piyasa dinçlerini yansıtması gerekiyor” dedi.

“Ne Yazık Ki 2023’te güçlü bir istihdam beklemiyoruz”

Tercih yarıyılında politik partiler arası rekabetin, polarizasyonu karşılaması efor bir noktaya taşımamasını temenni ettiklerini dile getiren Turan, “Ne Yazık Ki 2023’te güçlü bir istihdam ve refah yaratan bir sihrime süreci beklemiyoruz” dedi ve şöyle devam etti:

“Bu sene Türkiye ekonomisini iki alt yarıyılda düşünmek yerinde olur. Tercihe kadarki yarıyılda mevcut meyillerin devam edeceğini öngörüyoruz. Enflasyon kısmen gerileyerek bir platoya oturacak. Gelişmeyi arzı destekleyen siyasetler şekillendirmeye devam edecek. Senenin ikinci yarısı ise her şeyden evvel ekonomi siyasetlerinin çerçevesine ait bir bilinmeyenlik kapsıyor. Yine piyasa ekonomisi çerçevesine mi dönülecek yoksa konvansiyonel olmayan siyasetler ile piyasa ve maliyetleme üzerindeki manipülasyonlar devam mı edecek?

Her iki vaziyetin orta uzun vadeli neticeleri birbirinden çok değişik olur. Ancak her iki vaziyette de 2023’şan ikinci yarısında sihrime muhtemelen sürat keserken itici efor iç arzdan dış arza kayacak. Zira senenin ikinci yarısında dünya ekonomisinde derlenmenin süratlenmesini ve ihracatın canlanmasını bekliyoruz. Gelişmedeki yavaşlama, Avrupa’nın resesyondan çıkması ve güçlü hizmet sarihi de hudutlar. Makroekonomik karara dönük bir siyaset çerçevesi tanımlanmazsa senenin ikinci yarısında enflasyonun alt seviyelere inme meylini devam ettirmesini beklemiyoruz.”

Özel sektörün yatırım finansmanı meseleleri

Turan, özel sektörün yatırım finansmanı meseleleri aşılamadığı sürece enflasyonla gayrette anlamlı ve kalıcı zafer sağlanamayacağına dikkati çekti.

“Finansman mevzusundaki güçlükler ağırlaşarak devam ediyor” diyen Turan, şunları kaydoldu:

“Kısıtlar altında bankalar harcayıcı kredilerine ağırlık veriyor.”

“Hakikat sektörün finansmana ulaşımına regülasyonların çok büyük tesiri oluyor. Regülasyonların getirdiği kısıtlar altında bankalar harcayıcı kredilerine ağırlık veriyor. Bu da siyaset faiz oranının tek haneye düşürülmüş olmasının ekonomik neticelerine dikkatle bakmayı gerektiriyor. Yüksek enflasyona karşılık, cansız sihrime. Yatırım yapılamaması yalnızca bu yarıyılın değil gelecek yarıyılın gelişmesini de hudutlar. Enflasyonla gayreti de güçleştirir. Özel sektörün yatırım finansmanı meseleleri aşılamazsa ne enflasyonla gayrette kalıcı zafer sağlanabilir ne de ekonomi sıhhatli bir sihrime patikasına girebilir.”